Ana içeriğe atla

Bizler Tanrıyız ve Kronos etkisini azalttıkça merkeze döneceğiz... Rahmi ERGÜN



MERKEZE GERİ DÖNÜŞ: ZAMANIN ZİNCİRLERİNİ KIRMAK

Zaman, insan hayatında ölçülebilir bir kavram olsa da, ruhsal ve zihinsel boyutta daha farklı bir anlama sahiptir.
Kronos, yani zamanı kontrol eden güç, bizleri daima sınırlamış, kim olduğumuzu ve nereden geldiğimizi unutturmuştur.
Ancak içimizde bir yerlerde, zamanın bu baskısından bağımsız, özgür bir benlik yatar.
Bir nehirde sürüklenen yapraklar gibi, zamanın akışına kapıldıkça, ormandaki köklerimizden, yani merkezimizden uzaklaşırız.
Kronos etkisini azalttıkça, içsel yolculuğa çıkabilir ve zamanın esaretinden sıyrılabiliriz.
Bu, bir kuşun kafesinden çıkması gibidir; sonsuz gökyüzüne kanat çırptığında, aslında hep orada olması gerektiğini anlar.
Ruhumuzun derinliklerinde, geçmişin ve geleceğin ötesinde bir varoluş noktası bulabiliriz.
Meditasyon, doğa yürüyüşleri ya da sessizlik içinde kalmak, merkezimize dönmemizin yollarından sadece birkaçıdır.
Bir ağaç düşünün; zaman, dallarını rüzgârla eğip bükebilir ama kökleri toprağa sıkı sıkıya bağlıdır.
Bizler de yaşanan olayların, günlük telaşların ötesine geçip, kendi köklerimize dönebiliriz.
Bu dönüş, zamanın kaosundan barış içinde bir merkeze yapılan bir keşif yolculuğudur.
Ve işte o merkezde, gerçek kimliğimizi, gerçek amacımızı buluruz.
Kronos'un etkisi azaldıkça, öz benliğimizin, sınırsız zaman ve mekânın içinde özgürce var olduğunu keşfederiz.
Zira biz, aslında zamandan çok daha fazlasıyız; bizler, ölümsüz ruhlarımızla Tanrılarız.




RETURN TO THE CENTER: BREAKING THE CHAINS OF TIME

Time, while measurable in human life, holds a different meaning in the spiritual and mental realm.
Kronos, the force that controls time, has always limited us, making us forget who we are and where we come from.
Yet, somewhere within us lies a free self, independent of the constraints of time.
Like leaves being carried away by the river, as we drift with the flow of time, we distance ourselves from our roots in the forest, our center.
As we diminish the influence of Kronos, we can embark on an inner journey and break free from the captivity of time.
This is like a bird escaping from its cage; flying into the infinite sky, it realizes it always belonged there.
We can find a point of existence in the depths of our soul, beyond the past and future.
Meditation, nature walks, or simply sitting in silence are just a few ways to return to our center.
Imagine a tree; time may bend and sway its branches with the wind, but its roots remain firmly planted in the earth.
We too can move beyond the events and daily hustle, returning to our own roots.
This return is an exploratory journey from the chaos of time to a peaceful center.
And there, at that center, we find our true identity, our true purpose.
As the influence of Kronos lessens, we discover that our essential self exists freely within limitless time and space.
For we are much more than just time; we are immortals with our eternal souls.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Günlük Hayatta Kullanımı

Günlük Hayatta Kullanımı Bismillâhirrahmânirrahîm, Müslümanların günlük hayatında geniş bir kullanım alanına sahiptir. Bu ifade, her türlü iş ve eylemin başlangıcında Allah’ın adını anmak ve O’ndan yardım istemek amacıyla kullanılır. İşe başlamadan, yemek yemeden, seyahate çıkmadan önce ya da bir evin kapısından girerken bu ifadenin kullanılması, eylemin Allah’ın izni ve bereketiyle gerçekleştirileceğine olan inancı yansıtır. Örneğin, bir öğrenci sınava başlamadan önce Bismillâhirrahmânirrahîm diyerek Allah'tan başarı dileğinde bulunur. Günlük ibadetlerde Bismillâhirrahmânirrahîm'in kullanımının özel bir yeri vardır. Müslümanlar, her namazda Fatiha suresine başlamadan önce ve Kur'an-ı Kerim'in herhangi bir suresini okumadan önce bu ifadeyi söylerler. Bu uygulama, ibadetlerin kabul olması ve Allah'ın huzurunda gerçekleştirildiği bilinciyle yapılması için önemlidir. Örneğin, sabah namazına kalkıldığında güne bu ifadeyle başlamak, o gün yapacağı tüm ibadetlerin Allah k...

DanlaCast - Çakal KELİME ANALİZİ

DanlaCast - Çakal KELİME ANALİZİ ADA (bir su kütlesiyle çevrili kara parçası) : Tanrı'nın gücü, adeta bir ada gibi sarsılmazdır. Ruh, duygu denizinin ortasında bir ada gibi huzur bulur. AD (isim) : Tanrı'nın her şeyde bir nevi mühürlenmiş adı vardır. Ruh, kendi adını bulduğunda anlam kazanır. AL (bir şey almak) : Tanrı'nın eliyle verilen nimetler boldur. Ruh, hak ettiği huzuru aldığında rahatlar. ALÇAK (kısa boylu ya da kötü niyetli) : Tanrı'nın alçak gönüllülüğü her şeyin üzerindedir. Ruh, alçakgönüllülükle dolduğunda gerçek huzuru bulur. AK (beyaz renk) : Tanrı'nın ışığı, ak bir yeldeğirmeni gibi saf ve temizdir. Ruh, aydınlandığında ak bir sayfa gibi tertemiz olur. ALA (hoş, güzel) : Tanrı'nın yaratışı, ala bir yapboz gibi muhteşemdir. Ruh, güzellikleri algıladığında daha ala bir hal alır. ALAN (bir yer ya da yetenek) : Tanrı'nın varlığı evrendeki her alanı kapsar. Ruh, kendi alanını bulduğunda dinginleşir. AN (zaman dilimi) : Tanrı'nın huzuru her an ...

Okült Semboller ve Anlamları: Gizli Kodların Gizemli Dili

Okült Semboller ve Anlamları: Gizli Kodların Gizemli Dili Okült semboller, ezoterik öğretilerin ve büyü geleneklerinin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu gizemli işaretler, derin anlamlar taşır ve sadece müritlere açıktır. Her sembol, bir bilgelik veya güç simgesi olarak kabul edilir ve ritüellerde, büyülerde veya manevi uygulamalarda kullanılır. Pentagram, okült sembollerin en yaygın olanıdır. Beş köşeli bu yıldız şeklindeki işaret, doğanın beş temel unsurunun (toprak, hava, ateş, su, akıl) birliğini temsil eder. Bazen "Baphomet" olarak da adlandırılır ve Şeytan'la ilişkilendirilir. Bununla birlikte, Wicca inancında koruma ve çemberleme ritüellerinde kullanılır. Yin-yang sembolü ise Uzakdoğu felsefe ve öğretilerinden gelmektedir. Beyaz ve siyah renklerden oluşan bu daire, karşıt güçlerin birliğini ve evrendeki dengeyi simgeler. Tao büyüsünde ve Feng Shui uygulamalarında önemli bir rol oynar. Gizli dernekler ve tarikatlar da kendi sembolik dillerini oluşturdular. Örneğin, Rözekr...