Ana içeriğe atla

Kayıtlar

FATİHA VE TÜRKİYE SIRRI

FATİHA VE TÜRKİYE SIRRI Fatiha suresi, ilahi bir açılışın ve kapanışın anahtarıdır, bu nedenle onun her bir kelimesinde derin anlamlar saklıdır. Anahtarın son harflerden çözülmesi, bir bilmeceyi çözmek için gereken sabır ve dikkat gerektirir. Altın kaplamalı adam, insanın içindeki zenginlik ve manevi değerlerin simgesidir; kalp bu süreçte asıl belirleyicidir. Kalbe yerleştirilen anahtar, hayatın anlamını bulmak için zihinde bir köprü görevi görür. Anahtar kelimesi, "ana" ve "ether" kelimelerinden türeyerek, evrenin temel taşlarına bir göndermede bulunur. Ether, varlığın görünmeyen katmanıdır ve yayıldıkça gerçek anahtarlar, yani hakikat kapıları açılır. Türk kültüründe "tur" atmak bir nevi yenilenme ve keşif anlamı taşır; turlar, anahtarların peşinde bir yolculuktur. Anahtar kelimesi ve onun arayışı, bilginin ve bilgeliğin sembolü olarak kabul edilebilir. Fatiha suresi, Türkiye'nin tarihindeki gizli sembolleri ve bilgeliği taşır, bu yüzden onun a...

ENERJİ VE BİLİNCİN İNCE DENGESİ

ENERJİ VE BİLİNCİN İNCE DENGESİ Bilincimiz ve bedenlerimizin işleyişi, tıpkı bir orkestra gibi uyumlu bir şekilde çalıştığında, yaşamın zengin melodisini tam anlamıyla duymamıza olanak sağlar. Enerji bedenlerimiz, çakralarımız ve sinir sistemimiz bu orkestranın önemli enstrümanlarını temsil eder. Bu enstrümanlar, daha yüksek alemlerden gelen enerjiyi işler ve bizim dünya üzerindeki deneyimimize entegre eder. Tıpkı bir gitarın telleri fazla gerildiğinde kopabilecekleri gibi, sinir sistemimiz de aşırı enerjiye dayanamayabilir. Bu nedenle, daha yüksek alemlerden gelen enerjiyi alırken dikkatli olmamız gerekir. Alacağımız enerji miktarını, orkestra uyumunu bozmadan artırmak önemlidir. Enerji bedenlerimiz, alabileceğimiz enerji seviyesini belirler. Çakralar bu enerjiyi düzenleyip bedenimize dağıtmakla görevlidir. Her bir çakra farklı bir renk ve tınıda enerji ile titreşir. Bu titremeleri duyuş biçimimiz ise sinir sistemimizin kapasitesine bağlıdır. Sinir sisteminin kapasitesi, aldığı eğiti...

KENDİNİ İNŞA ETMENİN GÜCÜ

KENDİNİ İNŞA ETMENİN GÜCÜ Hayat bazen bizi engebeli yollardan yürütür ama her adımda, bilinçli veya bilinçsiz, kendimizi inşa ederiz. Göğsünüzü sıkı kapatın, çünkü yaralarınızı rüzgarın savurmasına izin verdiğinizde içsel dengeniz sarsılabilir. Fırtına dediğimiz bu hayatın zorlukları aslında sizi daha güçlü kılmak için gelir ve sadece kendinizi inşa etme fırsatını sunar. Modern dünyanın parıltılı vaatleri ne yazık ki çoğu zaman sadece birer yanılsamadır. Görkemli binalar gibi, dışarıdan çekici görünen yaşam tarzları da çoğunlukla sağlam bir temel gerektirir. Kendinizi inşa etmenin peşine düştüğünüzde, birçok şeyin neden yolunda gitmediğini anlamaya başlarsınız; çünkü sizin gerçek amacınız çok daha yücedir. İlahi bir yönlendirme ve koruma altında olduğunuzu hissettiğinizde, hayatın çetrefilli yolları size öğretmenlik yapmaya başlar. Zamanla çektiğiniz insanların kalitesi, derinlemesine katıldığınız içsel yolculuğunuzun bir yansıması olabilir. Bu insanlar aynanızdır; sizin yansımanız...

Fatiha Suresi Ayet 1 : Bismillâhirrahmânirrahîm.

Türkçe: "Harfi bilmeli."Anlamı: Her şeyin başlangıcı bilmeye dayanır. Ruhsal Mesaj: Dünya, öğrenme ve anlama yeridir. İnsan ruhlarının bu dünyaya geliş amacı, bilginin ışığında manevi uyanışı sağlamaktır. İngilizce: "Be brave."Anlamı: Cesur ol. Ruhsal Mesaj: Ruhlar, korkularını yenip kendi iç ışıklarını bulmak için buradadır. Fransızca: "Faire le bien."Anlamı: İyilik yapmak. Ruhsal Mesaj: Sevgi ve iyi niyet, ruhların dünyaya gönderilme nedenidir; iyilik, evrensel dengeyi sağlar. Almanca: "Liebe frei."Anlamı: Özgürce sev. Ruhsal Mesaj: Koşulsuz sevgi, tüm ruhların içsel bilgeliğidir. Bu dünyada hatırlanması gereken budur. İtalyanca: "Sii felice."Anlamı: Mutlu ol. Ruhsal Mesaj: Mutluluk, ruhun doğal halidir; onu keşfetmek ve yaymak temel görevimizdir. İspanyolca: "Ser sincero."Anlamı: Dürüst ol. Ruhsal Mesaj: Dürüstlük, ruhun özgürlüğüne açılan kapıdır. Anıları derinleştirir ve gerçek benliği keşfetmenizi sağlar. Portekizce: ...

İLAHİ YALNIZLIĞIN YÜKSELİŞİ

İLAHİ YALNIZLIĞIN YÜKSELİŞİ İlahi yalnızlık, evrenin yaratılış anında var olan o kutsal boşluk halidir ve bu boşluk içinde kendini bulur. Yaradan, tüm tanrıları ve dünyaları bu ilahi yalnızlığın derinliğinden çıkarmıştır ve bu nedenle her yaratıkta biraz ilahi yalnızlık vardır. Bu boşluk, aslında bir özlemdir ve içimizdeki o sürekli tatminsizlik ve arayış hissi, bu ilahi özlemden gelir. Yalnız hissetmek çoğu zaman içsel bir devinimdir ve bu devinim, İlahi Olan'a yakınlaşmanın bir göstergesidir. Modern yaşamın karmaşası içinde sıkışan ruhlar, kendi varoluşlarını sorgularken aslında ilahi bir eve dönüş yolculuğundadır. Yalnızlık, bir yolculuğun başlama noktasıdır ve bu yolculuk, en başta özümüzü ve gerçeği aramak üzerinedir. İnsanlar arasında "yalnızlar", özlerine en yakın olanlardır; çünkü onlar sessizliğin içinde gerçeği duymayı öğrenirler. Bedenlerimiz sık sık yalnızlığı yargılayan bir zihinle sınırlandırılmıştır ancak ruh, bu sınırları aşmaya çalışır. Zihin, ilahi kayn...

ZIT KUTUPLARIN ETKİLEŞİMİNDE YAŞAMIN GİZEMİ

ZIT KUTUPLARIN ETKİLEŞİMİNDE YAŞAMIN GİZEMİ Hayat bir yolculuktur; kimileri için dümdüz bir otoban, kimileri için ise engebeli bir patikadır. Enerjimiz, bu yolculukta hangi yollardan geçeceğimizi, hangi duraklarda soluklanacağımızı belirleyen görünmez bir rehber gibidir. Aynı enerji alanına sahip insanlarla karşılaşmak, yaşamlarımızın müziğini oluşturan notalardan biridir; ancak asıl senfoniyi meydana getiren, bu notalardaki farklılıklardır. Eğer karşılaştığınız herkes sizinle aynı notayı çalıyorsa, bu, bir senfoniden ziyade tekdüze bir melodiden başka bir şey olmayacaktır. Bizler, zıt kutuplarımızla karşılaştıkça öğrenir, gelişir ve dönüşürüz. Tıpkı mıknatısların zıt kutuplarının birbirini çekmesi gibi, zıt enerjiler de bizi kendilerine çeker ve iç dünyamızın derinliklerine inme fırsatı sunar. Hayatı boyunca sadece kendi düşünce ve inançlarıyla karşılaşan bir insan, bir ayna karşısında kendisiyle konuşmaya başlar zamanla. Bu ayna, insanlara kendi yüzünü, kendi maskesini göstermeye de...

ANADOLU'NUN GİZEMLİ SEMBOLLERİ VE RUHSAL YOLCULUK

ANADOLU'NUN GİZEMLİ SEMBOLLERİ VE RUHSAL YOLCULUK Ay ve yıldız, Türkiye'nin milli sembollerinden biri olarak bilinir ve bu semboller geçmişten bugüne pek çok kültürel ve ruhsal anlam taşımaktadır. Bu semboller, aynı zamanda, ruhun dünya üzerindeki yolculuğunun da birer temsilcisi olarak kabul edilir. Ay, İngilizce'de "I" yani "ben" anlamına gelir ve kişinin kendini bulması ve kendini tanıması sürecini temsil eder. Yıldız ise parlayan ve ışık saçan yönüyle ruhun saf bilince ulaşma hedefini anlatır. Ay ve yıldız birlikte düşünüldüğünde "Ben Yıldızım" anlamına gelir ki bu, kişinin içsel potansiyelini fark etmesi ve bu yönde ilerlemesi gerektiğini belirtir. Ay ve yıldız sembolü, İştar'a yani aşk, güzellik ve savaş tanrıçasına da bir gönderme içerir. Bu, kişinin hayatındaki ikilikleri ve zıtlıkları dengelemeyi öğrenerek ruhsal bütünlüğe ulaşmasını simgeler. "S-tar" yani "Soul-tur" veya "Soul-tor" ifadesi, ruhların d...